11 Ağustos 2011 Perşembe

her geceye bir sabah eklemişler
insan karanlıktan korkmasın diye
anladım
her acıya bir sevinç bahşetmişler
acılara dayanmak kolaylaşsın diye
anladım
kör gözlere uçsuz bucaksız bir gönül gözü açmışlar
gören gözlerin gönüllerini de aşka bağlamışlar
anladım
aşıkların ateşini vuslat söndürür derler
kavuşamayan bedenleri ilahi aşka döndürür
yanmazsa gönüller boşadır hayat boşuna bilirler
kırmızı güllerin kokusu aşık tayfasının nasibine gider
öyle ki;
aldıkları sattıkları güllerin aşkına tutuşur gönülleri
geceyi gündüze bağlayan o yüce ilaha yönelir kalbleri
iman eden gönül bilir bunu küçük insan
alın secdeye değmese de zikreden dilden akar
aktıkça coşar,coştukça çağlar,
çağladıkça yakar ilikleri.
anlasamda ben bana uzak ihtimal
kırk fırın ekmek yetmez sürer asırlar

safir

anlaşma

Ey zaman öyle delicesine akıp gitme lütfen! nefes almamıza izin ver.bu yaşdönümümüzde biraz soluklanalım bizde. durma asla durma ama aceleci de olma. yavaş yavaş ak ağır ağır seyret denizlerimizde.. anlayalım kendimizi fırsat ver.
Yaşamanın anlamını kavrayalım bir hızlı hızlı gitme ne olur!
Bugünün deliliklerini görmeye çalışıyoruz,yarına dair hayallerimizi çoktan terk ettik...çünkü dün kurduğumuz hayallerde,gerçekleşmemiş hayallerde boğulduk biz.biz evet biz,yorgun kalbim ve ben!kırgın kalbim ve ben!dalgın kalbim ve ben! dün beni kandıran aklımı bugün yerinde bırak zaman beni bana bırak zaman ne olur öyle hızla akıp gitme!
Korkularımla yüzleştim,acılarımı kabullendim,kendimi affettim zaman..suçlu olduğuna inandığım herkesi herşeyi en önemlisi de senin işbirlikçini kaderimi affettim zaman..
Ey zaman gel seninle anlaşalım öyle hızla akıp gitme,görmeyi hayal ettiğim güzel günler var..sakın gelecekteki acıları bana getirmekte acele etme.yavaş ak zaman yavaş yavaş getir yarınları bana.beni üzmekte ve beni sevindirmekte hiç acele etme!